Peygamber efendimiz Hz. Muhammed s.a.a şöyle buyurmuştur: “ Recep Ayının ilk Cuma Gecesinden gafil olmayın. Bu geceyi melekler “Regaib Gecesi” olarak adlandırırlar. Bunun sebebi şudur; Bu gecenin üçte biri geçtikten sonra yerlerde ve göklerde olan bütün melekler Kabe ve etrafında toplanırlar. Allah onlara özel bir şekilde tecelli ederek şöyle buyurur: “ Ey meleklerim! Dileyin benden ne dilerseniz. Melekler ey rabbimiz senden dileğimiz Recep Ayında oruç tutanları bağışlamandır diye cevap verirler. Allah Tebarek ve Teala isteğinizi kabul ettim diye buyurur.”
Ardından Peygamberimiz s.a.a şöyle devam etmiştir: “Her kim Recep ayının ilk perşembesi oruç tutar sonra akşam ve yatsı namazları arasında her iki rekatta bir selam vererek 12 rekat namaz kılar ve her rekatta bir defa Fatiha Suresi, üç defa Kadir Suresi ve 12 defa İhlas Suresini okur ve namazı bittikten sonra bana 70 defa “Allahumme salli ala Muhammedin en’-nebiyyil ummi ve ala Âlih” diyerek Salavat getirir, sonra secdeye giderek secdede 70 defa “ Subbuhuh guddusun, Rabbul melaiketi ve’r-ruh” der, ardından başını secdeden kaldırır ve “Rabbiğfir verhem ve tecavez emma te’lem, inneke aliyyul a’zam” der, ardından tekrar secdeye gider ve birinci secdede yaptığını yapar ve ardından secdeden başını kaldırmadan Allah’tan hacetini dilerse, İnşaallahu Teala onu hacetini yerine getirir.
Devamında Peygamberimiz s.a.a şöyle buyurmuştur: “Canım elinde olan (Allah’a) andolsun bu namazı hangi erkek ve kadın kılarsa, her ne kadar günahları denizlerin köpüğü, kumların tanesi, dağların ağırlığı, ağaçların yaprakları kadar olsa bile Allah onun tüm günahlarını bağışlar. Ailesinden ateşi hak eden 700 kişiye şefaat eder. Öldüğünde mezara girdiğinin ilk gecesi Allah bu namazın sevabını güler bir yüz ve fasih bir dille en güzel şekilde ona gönderir. Sevap ona şöyle seslenir: Ey habibim! Müjdeler olsun sana doğrusu bütün zorluklardan kurtuldun. Şahıs sorar: Sen kimsin, ben şimdiye kadar senden daha güler yüzlü kimseyi görmedim ve senin kokundan daha güzelini koklamadım? Güzel yüzlü şahıs ona cevap verir; Ey Habibim! Ben senin falan yerde, falan yıl, falan (Recep) ay, falanca gece kıldığın namazın sevabıyım. Bundan dolayı ben buraya senin hakkını eda etmek, yalnızlığında yanında olmak, korkunu gidermek için yanına geldim. Sura üflendiğinde kıyamet sahrasında senin başına gölge yapacağım ve kesinlikle senin Mevlandan hayrın kesilmeyecek ve daimi olacaktır.”