İmam’ın (a.s) bu davranışının hedefi, Kufe’nin ortamını ve durumunu dakik bir şekilde incelemekti. Müslim’i gizli bir şekilde Kufe’ye yolladı ve ona şöyle buyurdu: “Eğer Kufe’nin şartları müsaitse bana haber yolla, eğer şartlar müsait değilse hemen geri dön.”
Müslim, İmam Hüseyin’in (a.s) amcasının oğluydu.
Kufelilere Bir Mektup
İmam Hüseyin (a.s), Müslim ile birlikte Kufelilere bir mektup yolladı. O mektupta şöyle yazdı:
“Akil’in oğlu Müslim benim amcamın oğlu ve güvendiğim bir kişidir. Onu, temsilcim olarak Kufe’ye yolladım. Eğer Müslim, bana sizlerin beni rehber bildiğiniz yönünde haber verirse kısa süre içerisinde Kufe’ye geleceğim.”
Hz. Müslim, Ramazan ayının on beşinde Mekke’den ayrıldı ve yirmi gün sonra Şevval ayının beşinde Kufe’ye ulaştı.
Gel Efendim!
Müslim, Kufe’de yaklaşık kırk gün kaldıktan sonra İmam Hüseyin’e (a.s) şöyle bir mektup yazdı:
“Halk sizinle beraber hareket etmek için hazır. Artık Mekke’de kalmayın kısa süre içerisinde Kufe’ye doğru hareket edin.”
Bu mektup on gün sonra İmam Hüseyin’in (a.s) eline geçti bu süre içerisinde İmam Hüseyin’in (a.s) temsilcisi, Kufe’de oranın ortamını araştırıp Kufelilerin İmam Hüseyin’e (a.s) olan ilgi ve alâkalarını incelemeye koyuldu. Kufelilerden binlerce kişi Müslim’e biat ettiler ve Şehitlerin Efendisi’ni (a.s) ölümüne savunacaklarına dair söz verdiler.
Hüseyin’in Günü s.27-28