Selam olsun sana ey Allah’ın seçkin kulu Âdem’in varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Allah’ın nebisi Nuh’un varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Allah’ın halili İbrahim’in varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Allah’ın kelimi Musa’nın varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Allah’ın ruhu İsa’nın varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Allah’ın habibi Muhammed’in varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Emire’l Müminin Ali’nin varisi Hüseyin!
Selam olsun sana ey Muhammed’i Mustafa’nın torunu Hüseyin!
Selam olsun sana ey Aliye’l Murteza’nın oğlu Hüseyin!
Selam olsun sana ey Fatımat’uz-Zehra’nın oğlu Hüseyin!
Selam olsun sana ey Hatice’yi Kübra’nın torunu Hüseyin!
Selam olsun sana ey Allah yolunun şehidi ve Allah yolunda şehit olanın (Ali’nin) oğlu (Hüseyin)!
Ben şehadet ederim ki, doğrusu sen namazı kıldın (ayakta tuttun), zekâtı verdin, (insanlara) iyiliği emrettin, (onları) kötülüklerden sakındırdın ve sana ölüm gelinceye kadar Allah ve Resulüne itaat ettin!
Allah’ın laneti seni katledenlerin üzerine olsun, Allah’ın laneti sana zulmedenlerin üzerine olsun ve Allah’ın laneti (senin başına gelenleri duyupta) ona razı olanların üzerine olsun!
Ey Mevlam! Ey Eba Abdillah![1] Şehadet ederim ki doğrusu sen yüce ataların ve pak rahimli annelerin soyundan gelen bir nursun, cahiliyet pisliği seni kirletmedi ve şirk ve cahiliyet döneminin tozları sana bulaşmadı!
Ve şehadet ederim ki, doğrusu sen dinin direklerinden ve müminlerin dayanaklarından birisin!
Ve şehadet ederim ki, doğrusu sen iyilik sahibi, her türlü günahtan sakınan, razı olunmuş, pak, (insanları hidayet eden) önder ve (Allah tarafından) hidayet bulmuş imamsın!
Ve şehadet ederim ki, senin soyundan gelen imamlar takvanın özü, hidayetin sancaktarları, (tutulacak) sağlam ipler ve (Allah’ın) dünya ehline olan delilleridirler.
Allah’ı, Meleklerini, Peygamberlerini ve Resullerini şahit tutuyorum ki doğrusu ben size iman ettim ve dönüşünüze de (recatınıza) yakinim var, din yolunda attığım her adım ve yaptığım tüm işlerin sonu sizin dostluğunuz üzerinedir. Kalbim sizin kalbinizle dost ve işlerimde sizlerin emirleriniz doğrultusundadır.
Allah’ın salât ve selamı size, sizin (pak) ruhlarınıza ve bedenlerinize, sizin hazır ve kayıp olanınıza ve sizin zahirinize ve batınınıza olsun![2]