Ehlibeyt dostları ve 12 İmama gönül verenler şunu bilmeliler ki; bütün insanların, özellikle hacıların Ravza-i Mutahhara’yı ve fahr-ı kâinat, peygamberlerin efendisi Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.a) türbesini ziyaret etmeleri vurgulanmıştır ve müstehap bir ameldir. Allah Resul’ünün (s.a.a) ziyaretini terk etmek kıyamet günü onun hakkında cefa sayılacaktır.
Şehid-i Evvel konuya ilişkin olarak şöyle der:
“İnsanlar Allah Resulü’nü (s.a.a) ziyaret etmeyi terk ederlerse imamın onları bu ziyarete zorlaması gerekir. Çünkü Peygamber’in (s.a.a) ziyaretini terk etmek, haram bir iş olan onun hakkında cefa etmeye sebep olur.”
Şeyh Saduk, İmam Cafer Sadık’tan (a.s) şöyle nakleder:
“İçinizden biri hacca gittiğinde, haccını bizim ziyaretimizle bitirmelidir; çünkü hac bu amelle tamamlanır.”
Yine İmam Ali’den (a.s) şöyle nakleder:
“Haccınızı Resulullah’ı (s.a.a) ziyaretle tamamlayın. Hacdan sonra onu (s.a.a) ziyaret etmemek cefa ve saygısızlıktır; nitekim size bunu emretmişlerdir. Ve yine haklarını gözetmeyi ve ziyaretlerini Hak Teâla’nın gerekli kıldığı kimselerin mezarlarını ziyaret edin ve onların kabirlerinin yanında Allah’tan rızık talep edin.”
Yine Eba Salt-i Heravî’den İmam Rıza’nın (a.s) şöyle buyurduğunu nakleder:
“…Ey Eba Salt! Allah-u Teâla, peygamberi Muhammed’i (s.a.a) diğer peygamberlerinden, meleklerinden ve bütün mahlûkatından üstün kıldı ve ona itaati kendine itaat ve ona biati kendine biat saydı ve onun ziyaretini kendi ziyareti kabul etti; nitekim şöyle buyurmuştur: “Peygambere itaat eden Allah’a itaat etmiştir.” (Nisâ, 80)
Ve yine buyurmuştur ki:
“Şüphesiz, sana biat edenler, ancak Allah’a biat etmişlerdir. Allah’ın eli, onların ellerinin üzerindedir.” (Fetih, 10)
Ve Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur:
“Kim beni hayatımda veya ölümünden sonra ziyaret ederse Allah-u Tealâ’yı ziyaret etmiş gibi olur…”
Himyerî Kurbü’l-İsnad kitabında İmam Cafer Sadık’tan (a.s) şöyle nakleder:
“Resulullah (s.a.a) ‘Kim hayatımda veya ölümümden sonra beni ziyaret ederse kıyamet günü ona şefaatçi olurum’ buyurmuştur…”
Bir hadiste de şöyle geçer: İmam Cafer Sadık (a.s) bir bayram gününde Medine’deydi. Allah Resul’ünün (s.a.a) ziyaretine gitti, Resulullah’ı selamladıktan sonra şöyle buyurdu: “Resulullah’ı (s.a.a) ziyaret etme ve onu selamlama imkânımız olduğundan dolayı bizim bütün şehirlerin, hatta Mekke’nin ehline üstünlüğümüz vardır.”
Şeyh Tusî, et-Tehzib adlı eserinde Yezid b. Abdulmelik’ten, o da babasından şöyle nakleder: Hz. Fatıma’nın (s.a) huzuruna vardım. Önce bana selam verdi, sonra ‘Niçin geldin?’ diye sordu. Ben, ‘Bereket ve sevap elde etmek için’ dedim. Bunun üzerine şöyle buyurdu: “Babam; kendisine ve bana üç gün selam veren kimseye Allah’ın cenneti farz kıldığını haber verdi ve şimdi kendisi de buna şahittir.” Ben, bu durum sadece ‘O ve siz hayattayken mi geçerlidir?’ diye sorduğumda, “hayır, nitekim ölümümüzden sonra da aynıdır’ buyurdu.”
Allame Meclisî şöyle der: Abdullah b. Abbas’ın Resulullah’tan (s.a.a) naklettiği muteber bir hadiste şöyle geçer:
“Kim Baki mezarlığında İmam Hasan’ı (a.s) ziyaret ederse, Sırat köprüsünde ayakların titreyip kayacağı günde onun ayakları sabit olur.”
Muknia kitabında İmam Cafer Sadık’tan (a.s) şöyle nakledilir:
“Kim beni ziyaret ederse, günahları bağışlanır, fakir ve perişan bir hâlde ölmez.”
Şeyh Tusî et-Tehzib adlı kitabında İmam Hasan Askerî’den (a.s) şöyle nakleder:
“Kim İmam Cafer Sadık (a.s) ve babası İmam Muhammed Bâkır’ı (a.s) ziyaret ederse göz ağrısı çekmez, hastalık ve derde düşmez; bir hastalıkla ölmez.”
İbn Kavleveyh’in el-Kâmil adlı eserinde Hişam b. Salim vasıtasıyla İmam Cafer Sadık’tan (a.s) naklettiği uzun bir hadisin bir bölümünde şöyle geçer: Birisi İmam Sadık’ın (a.s) huzuruna vararak ‘Babanızı (İmam Muhammed Bakır) ziyaret etmek gerekir mi?’ diye sordu. İmam (a.s), ‘Evet’ diye buyurdu. Adam, ‘Babanızı ziyaret edenin mükâfatı nedir?’ diye arz etti. İmam (a.s), ‘Eğer babamın imametine inanır da ona uyarsa cennet ona farz olur.’ Adam, ‘Onu ziyaret etmeyene ne olur?’ diye sorunca İmam (a.s), ‘Hasret günü olan kıyamet gününde hasret çeker…’diye buyurdu.
KaynaK: Mefatihu’l Cinan (Cennetlerin Anahtarları) Kitabı Peygamberi Ziyaret Etmenin Önemi Bölümü