Biset -Hz. Muhammed’in Peygamberliğe Seçildiği- Gecenin Amelleri

Yirmi Yedinci Gece (Bi’set Gecesi) Bu gece Bi’set (Allah Resulü’nün peygamberliğe seçiliş) gecesidir. Çok mübarek ve faziletli bir gecedir. Bu gecenin amelleri şunlardan ibarettir:

1- Şeyh Tusî Misbâhü’l-Müteheccid kitabında İmam Muhammed Taki’den (a.s) şöyle nakletmiştir:

Recep ayında bir gece vardır ki insanlar için, güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha hayırlıdır. O da yirmi yedinci gecedir ki, Resulullah (s.a.a) o gecenin sabahında peygamberliğe erişmiştir. Bu geceyi (ibadet, dua vb.) amellerle geçiren bir Şiamız için altmış yıl yapılan amelin sevabı verilir. “Bu gecede yapılacak amel nedir?“ diye sorulduğunda, şöyle buyurdu: Yatsı namazını kıldıktan sonra yatarsın ve gece yarısından önce istediğin saatte uyanıp ikişer ikişer on iki rekât namaz kılarak, her rekâtta Fâtiha Suresi’ni ve Muhammed Suresi’nden itibaren Kur’ân’ın sonuna kadar olan surelerden birini okursun. Namazları bitirdikten sonra oturarak Fâtiha, Felak, Nâs, İhlâs, Kâfirûn ve Kadir Surelerinin her birini yedişer defa okursun. Ardından da Âyete’l-Kürsî’yi yedi kez okuduktan sonra şu duayı okursun:

الْحَمْدُ للهِ الَّذِی لَمْ یَتَّخِذْ وَلَدا وَ لَمْ یَکُنْ لَهُ شَرِیکٌ فِی الْمُلْکِ وَ لَمْ یَکُنْ لَهُ وَلِیٌّ مِنَ الذُّلِّ وَ کَبِّرْهُ تَکْبِیرا اللهُمَّ إِنِّی أَسْأَلُکَ بِمَعَاقِدِ عِزِّکَ عَلَى أَرْکَانِ عَرْشِکَ وَ مُنْتَهَى الرَّحْمَةِ مِنْ کِتَابِکَ وَ بِاسْمِکَ الْأَعْظَمِ الْأَعْظَمِ الْأَعْظَمِ وَ ذِکْرِکَ الْأَعْلَى الْأَعْلَى الْأَعْلَى وَ بِکَلِمَاتِکَ التَّامَّاتِ أَنْ تُصَلِّیَ عَلَى مُحَمَّدٍ وَ آلِهِ وَ أَنْ تَفْعَلَ بِی مَا أَنْتَ أَهْلُهُ.

Hamd, evlât edinmeyen ve hükümranlığında bir ortağı bulunmayan, kendisini zilletten kurtarıp (izzete vardıracak) bir yardımcıya da ihtiyacı olmayan Allah’a mahsustur. O’nu büyüklükle an. Allah’ım! Şüphesiz ben Arş’ının rükünleri üzerine yerleşen izzetinin hakikatlerine, kitabında (Levh-i Mahfuz’da yazılan) rahmetinin doruğuna, en azametli, en azametli, en azametli ismine, en yüce, en yüce, en yüce zikrine ve eksiksiz kelimelerine ant vererek senden Muhammed ve Ehlibeyti’ne salât etmeni ve bana kendine yakışır şekilde davranmanı diliyorum.

Sonra istediğin duayı edebilirsin. Bu gece gusletmek de müstehaptır.

2- İbn Battûta’nın bu naklettikleri yadırganmamalıdır; zira bu mukaddes türbelerde gerçekleşen ve mütevatir olarak bize sabit olan kerametler sayılamayacak kadar fazladır. Mesela geçen yıl Şevval ayında (kitabın yazıldığı tarih olan h. 1343 yılı) Hz. İmam Rıza’nın (a.s) mübarek türbesine gelen ve felç vb. rahatsızlıklardan dolayı yürüyemeyen ve gittikleri bütün doktorlardan olumsuz cevap alan üç kadın şifa buldu. Bu olay kimsenin inkâr edemeyeceği şekilde o kadar yayıldı ki, hatta önceden başvurdukları doktorlar dahi son derece kuşkulu davranmalarına rağmen bu olayı doğruladılar. Hatta bazıları bu olayı yazılı olarak da teyit ettiler. Eğer sözün uzaması ve konu dışına fazlasıyla çıkma endişesi olmasaydı, bu olayları detaylı bir şekilde naklederdim. Onun için bu bölümü burada noktalıyoruz. Ne kadar da güzel ifade etmiştir Şeyh Hürr-i Âmuli, kendi dörtlüğünde:

Vallahi o İmam’dan her gün nice keramet

Mübarek türbesinde zuhur etmekte elbet.

Nice körün, hastanın orda şifa bulması

Gösteriyor ki orda dua bulur icabet.

3- Şeyh Kef’emî Beledü’l-Emin kitabında Bi’set gecesinde şu duanın okunmasını tavsiye etmiştir:

اللهُمَّ إِنِّی أَسْأَلُکَ بِالتَّجَلِّی [بِالنَّجْلِ‏] الْأَعْظَمِ فِی هَذِهِ اللَّیْلَةِ مِنَ الشَّهْرِ الْمُعَظَّمِ وَ الْمُرْسَلِ الْمُکَرَّمِ أَنْ تُصَلِّیَ عَلَى مُحَمَّدٍ وَ آلِهِ وَ أَنْ تَغْفِرَ لَنَا مَا أَنْتَ بِهِ مِنَّا أَعْلَمُ یَا مَنْ یَعْلَمُ وَ لا نَعْلَمُ اللهُمَّ بَارِکْ لَنَا فِی لَیْلَتِنَا هَذِهِ الَّتِی بِشَرَفِ الرِّسَالَةِ فَضَّلْتَهَا وَ بِکَرَامَتِکَ أَجْلَلْتَهَا وَ بِالْمَحَلِّ الشَّرِیفِ أَحْلَلْتَهَا اللهُمَّ فَإِنَّا نَسْأَلُکَ بِالْمَبْعَثِ الشَّرِیفِ وَ السَّیِّدِ اللَّطِیفِ وَ الْعُنْصُرِ الْعَفِیفِ أَنْ تُصَلِّیَ عَلَى مُحَمَّدٍ وَ آلِهِ وَ أَنْ تَجْعَلَ أَعْمَالَنَا فِی هَذِهِ اللَّیْلَةِ وَ فِی سَائِرِ اللَّیَالِی مَقْبُولَةً وَ ذُنُوبَنَا مَغْفُورَةً وَ حَسَنَاتِنَا مَشْکُورَةً وَ سَیِّئَاتِنَا مَسْتُورَةً وَ قُلُوبَنَا بِحُسْنِ الْقَوْلِ مَسْرُورَةً وَ أَرْزَاقَنَا مِنْ لَدُنْکَ بِالْیُسْرِ مَدْرُورَةً اللهُمَّ إِنَّکَ تَرَى وَ لا تُرَى وَ أَنْتَ بِالْمَنْظَرِ الْأَعْلَى وَ إِنَّ إِلَیْکَ الرُّجْعَى وَ الْمُنْتَهَى وَ إِنَّ لَکَ الْمَمَاتَ وَ الْمَحْیَا وَ إِنَّ لَکَ الْآخِرَةَ وَ الْأُولَى.

Allah’ım! Yüce (recep) ayının bu gecesinde meydana gelen büyük tecellinin ve gönderilen değerli elçi hürmetine, Muhammed ve Ehlibeyti’ne salât etmeni ve bizden daha iyi bildiğin günahlarımızı bağışlamanı diliyorum senden. Ey biz bilmediğimiz hâlde bilen! Peygamberlik şerefiyle üstün kıldığın, kendi keremlerinle yücelttiğin ve şerefli bir derece verdiğin bu geceyi bize mübarek kıl. Allah’ım! Şerafet ve fazilet dolu bi’set (peygamberliğe seçiliş) hürmetine, lütuf sahibi ve iffet unsuru o efendinin hakkına senden Muhammed ve Ehlibeyti’ne salât etmeni, bu gecede ve diğer gecelerde amellerimizi kabul buyurmanı, günahlarımızı affetmeni, iyiliklerimize karşılık vermeni, kötülüklerimizi örtmeni, kalplerimizi güzel sözle sevindirmeni ve rızıklarımızı kendi indinden kolaylıkla çoğaltmanı istiyoruz. Allah’ım! Şüphesiz sen görürsün, fakat görülmezsin. Basiretlerin varabileceği en doruk nokta sensin; (her şeyin) dönüşü ve sonu sensin. Öldürmek ve diriltmek sana mahsustur. Ahiret ve dünya senindir.

اللهُمَّ إِنَّا نَعُوذُ بِکَ أَنْ نَذِلَّ وَ نَخْزَى وَ أَنْ نَأْتِیَ مَا عَنْهُ تَنْهَى اللهُمَّ إِنَّا نَسْأَلُکَ الْجَنَّةَ بِرَحْمَتِکَ وَ نَسْتَعِیذُ بِکَ مِنَ النَّارِ فَأَعِذْنَا مِنْهَا بِقُدْرَتِکَ وَ نَسْأَلُکَ مِنَ الْحُورِ الْعِینِ فَارْزُقْنَا بِعِزَّتِکَ وَ اجْعَلْ أَوْسَعَ أَرْزَاقِنَا عِنْدَ کِبَرِ سِنِّنَا وَ أَحْسَنَ أَعْمَالِنَا عِنْدَ اقْتِرَابِ آجَالِنَا وَ أَطِلْ فِی طَاعَتِکَ وَ مَا یُقَرِّبُ إِلَیْکَ وَ یُحْظِی عِنْدَکَ وَ یُزْلِفُ لَدَیْکَ أَعْمَارَنَا وَ أَحْسِنْ فِی جَمِیعِ أَحْوَالِنَا وَ أُمُورِنَا مَعْرِفَتَنَا وَ لا تَکِلْنَا إِلَى أَحَدٍ مِنْ خَلْقِکَ فَیَمُنَّ عَلَیْنَا وَ تَفَضَّلْ عَلَیْنَا بِجَمِیعِ حَوَائِجِنَا لِلدُّنْیَا وَ الْآخِرَةِ وَ ابْدَأْ بِآبَائِنَا وَ أَبْنَائِنَا وَ جَمِیعِ إِخْوَانِنَا الْمُؤْمِنِینَ فِی جَمِیعِ مَا سَأَلْنَاکَ لِأَنْفُسِنَا یَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِینَ اللهُمَّ إِنَّا نَسْأَلُکَ بِاسْمِکَ الْعَظِیمِ،

Allah’ım! Zelil ve rezil olmaktan ve senin nehyettiğin şeyleri yapmaktan sana sığınırız.

Allah’ım! Rahmetinle senden cennet istiyoruz ve (cehennem) ateşinden sana sığınıyoruz; kudretinle bizi ondan kurtar. (Allah’ım!) Bize (cennet) hurilerinden (vermeni) istiyoruz; izzetinle (bunu) bize nasip buyur. En geniş rızıklarımızı bize yaşımız ilerlediği (ihtiyarladığımız) zamanda ihsan eyle ve en iyi amellerimizin, ecellerimizin yakınlaştığı zamanda olmasını sağla. İtaatin yolunda ve bizi sana yakınlaştıracak, indinde bizi faydalandırıp mukarrep kılacak istikamette ömrümüzü uzat. Bütün durumlarımızda ve işlerimizde marifet ve basiretimizi iyileştir. Yarattıklarından, bize minnet edecek hiçbir kimseye bırakma bizi. Dünya ve ahiretimizle ilgili bütün hacetlerimizi lütfeyle bize. Kendimiz için istediğimiz her şeyi önce babalarımız, evlâtlarımız ve bütün mümin kardeşlerimiz için yerine getir; ey merhametlilerin en merhametlisi! Allah’ım! Şüphesiz biz yüce ismin

وَ مُلْکِکَ الْقَدِیمِ أَنْ تُصَلِّیَ عَلَى مُحَمَّدٍ وَ آلِ مُحَمَّدٍ وَ أَنْ تَغْفِرَ لَنَا الذَّنْبَ الْعَظِیمَ إِنَّهُ لا یَغْفِرُ الْعَظِیمَ اِلّا الْعَظِیمُ اللهُمَّ وَ هَذَا رَجَبٌ الْمُکَرَّمُ الَّذِی أَکْرَمْتَنَا بِهِ أَوَّلُ أَشْهُرِ الْحُرُمِ أَکْرَمْتَنَا بِهِ مِنْ بَیْنِ الْأُمَمِ فَلَکَ الْحَمْدُ یَا ذَا الْجُودِ وَ الْکَرَمِ فَأَسْأَلُکَ بِهِ وَ بِاسْمِکَ الْأَعْظَمِ الْأَعْظَمِ الْأَعْظَمِ الْأَجَلِّ الْأَکْرَمِ الَّذِی خَلَقْتَهُ فَاسْتَقَرَّ فِی ظِلِّکَ فَلا یَخْرُجُ مِنْکَ إِلَى غَیْرِکَ أَنْ تُصَلِّیَ عَلَى مُحَمَّدٍ وَ أَهْلِ بَیْتِهِ الطَّاهِرِینَ وَ أَنْ تَجْعَلَنَا مِنَ الْعَامِلِینَ فِیهِ بِطَاعَتِکَ وَ الْآمِلِینَ فِیهِ لِشَفَاعَتِکَ اللهُمَّ اهْدِنَا إِلَى سَوَاءِ السَّبِیلِ وَ اجْعَلْ مَقِیلَنَا عِنْدَکَ خَیْرَ مَقِیلٍ فِی ظِلٍّ ظَلِیلٍ وَ مُلْکٍ جَزِیلٍ فَإِنَّکَ حَسْبُنَا وَ نِعْمَ الْوَکِیلُ اللهُمَّ اقْلِبْنَا مُفْلِحِینَ مُنْجِحِینَ غَیْرَ مَغْضُوبٍ عَلَیْنَا وَ لا ضَالِّینَ بِرَحْمَتِکَ یَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِینَ اللهُمَّ إِنِّی أَسْأَلُکَ بِعَزَائِمِ مَغْفِرَتِکَ وَ بِوَاجِبِ رَحْمَتِکَ السَّلامَةَ مِنْ کُلِّ إِثْمٍ وَ الْغَنِیمَةَ مِنْ کُلِّ بِرٍّ وَ الْفَوْزَ بِالْجَنَّةِ وَ النَّجَاةَ مِنَ النَّارِ.

ve kadim hükümranlığın ile senden Muhammed ve Ehlibeyti’ne salât etmeni ve büyük günahımızı bağışlamanı diliyoruz; çünkü büyüğü ancak büyük bağışlar. Allah’ım! İşte bu, bize lütuf ve keremde bulunduğun haram ayların ilki olan recep ayıdır. Ümmetler arasından bu ayı bize lütfettin. Sana hamdolsun ey cömertlik ve kerem sahibi. O hâlde bu ayın ve senin yarattıktan sonra gölgene yerleşen ve senden başkasına asla geçmeyen (sana mahsus) en azametli, en azametli, en azametli, en yüce ve en değerli ismin hürmetine senden Muhammed ve tertemiz Ehlibeyti’ne salât etmeni ve bu ayda bizi kendi itaatin için amel edenlerden ve şefaatini umanlardan kılmanı istiyorum. Allah’ım! Bizi doğru yola hidayet et ve indinde yerleşeceğimiz yeri, ebedî (rahmet) gölgenin altında ve büyük hâkimiyetinde en iyi yer karar kıl. Şüphesiz sen bize yetersin ve sen ne güzel vekilsin!

Allah’ım! Bizi kurtuluşa ermiş, mutluluğu yakalamış, gazap edilmemiş ve sapmamış bir şekilde kendi indine geri döndür; rahmetinle ey merhametlilerin en merhametlisi! Allah’ım! Dönüşü olmayan mağfiretin ve kendine farz kıldığın rahmetin hakkına senden her günahtan korunmayı, her iyilikte nasip almayı, cenneti kazanıp ateşten kurtulmayı diliyorum.

اللهُمَّ دَعَاکَ الدَّاعُونَ وَ دَعَوْتُکَ وَ سَأَلَکَ السَّائِلُونَ وَ سَأَلْتُکَ وَ طَلَبَ إِلَیْکَ الطَّالِبُونَ وَ طَلَبْتُ إِلَیْکَ اللهُمَّ أَنْتَ الثِّقَةُ وَ الرَّجَاءُ وَ إِلَیْکَ مُنْتَهَى الرَّغْبَةِ فِی الدُّعَاءِ اللهُمَّ فَصَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ وَ آلِهِ وَ اجْعَلِ الْیَقِینَ فِی قَلْبِی وَ النُّورَ فِی بَصَرِی وَ النَّصِیحَةَ فِی صَدْرِی وَ ذِکْرَکَ بِاللَّیْلِ وَ النَّهَارِ عَلَى لِسَانِی وَ رِزْقا وَاسِعا غَیْرَ مَمْنُونٍ وَ لا مَحْظُورٍ فَارْزُقْنِی وَ بَارِکْ لِی فِیمَا رَزَقْتَنِی وَ اجْعَلْ غِنَایَ فِی نَفْسِی وَ رَغْبَتِی فِیمَا عِنْدَکَ بِرَحْمَتِکَ یَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِینَ.

Allah’ım! Seni çağıran herkes gibi ben de seni çağırdım; sana el açan herkes gibi ben de sana el açtım. Senden talep eden herkes gibi ben de (hacetlerimi) senden talep ettim. Allah’ım! Güvenilecek ve ümit edilebilecek olan sensin. En iştiyaklı dua sana edilir. Allah’ım! O hâlde Muhammed ve Ehlibeyti’ne salât et. Kalbime yakin, gözüme nur, göğsüme hayırseverlik ve sadakat, dilime de gece gündüz seni zikretmeyi yerleştir. Bana geniş, kesintisiz ve engelsiz bir rızık nasip eyle ve verdiğin rızkı bereketli kıl. Zenginliğimi kendi nefsimde kıl ve (ancak) indinde olana rağbet göstermemi sağla; rahmetinle ey merhametlilerin en merhametlisi!

Sonra secde ederek yüz defa şöyle söylersin:

الْحَمْدُ للهِ الَّذِی هَدَانَا لِمَعْرِفَتِهِ وَ خَصَّنَا بِوِلایَتِهِ وَ وَفَّقَنَا لِطَاعَتِهِ شُکْرا شُکْرا

Hamd, bizi kendini tanımaya hidayet eden, kendi velâyetine özgü kılan ve kendi itaatine muvaffak eden Allah’a mahsustur. O’na şükürler olsun; O’na şükürler olsun.

Sonra da başını secdeden kaldırıp şu duayı okursun:

اللهُمَّ إِنِّی قَصَدْتُکَ بِحَاجَتِی وَ اعْتَمَدْتُ عَلَیْکَ بِمَسْأَلَتِی وَ تَوَجَّهْتُ إِلَیْکَ بِأَئِمَّتِی وَ سَادَتِی اللهُمَّ انْفَعْنَا بِحُبِّهِمْ وَ أَوْرِدْنَا مَوْرِدَهُمْ وَ ارْزُقْنَا مُرَافَقَتَهُمْ وَ أَدْخِلْنَا الْجَنَّةَ فِی زُمْرَتِهِمْ بِرَحْمَتِکَ یَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِینَ

Allah’ım! Hacetimle sana yöneldim; dileğimde sana güvendim. İmamlarım ve efendilerim vasıtasıyla sana yöneldim. Allah’ım! Onların sevgisinden bizi yararlandır; onların gireceği yere bizi de yerleştir; onlarla arkadaşlık yapmayı bize nasip eyle; onların safında bizi cennete götür; rahmetinle ey

merhametlilerin en merhametlisi!

KaynaK: Mefatihu’l Cinan

Admin Ehlibeyt

Admin Ehlibeyt

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir